Programcıların Çalışma Ortamı

Programcıların Çalışma Ortamı

Bu yazı seri olarak ilerleyecektir bu yazının birincisi genel olarak ortama bakıyor. İleriki serilerde ortamı dahada genişleticem.

Programcı, programların sisteme girilmesini, kaydedilmesini, yüklemesini, çevrilmesini ve uygulanmasını sağlayan komutları içeren bir çalışma ortamında çalışmak zorundadır. Bu çalışma ortamının tam şekli bilgisayara göre değişir.

En eski sistemlerde programcı işletim sistemi düzeyinde çalışırdı. İşletim sisteminden, programın girilmesini sağlayan ve daha çok bir kelime işlem programına benzeyen "editör" ü ve ardından kodu çeviren yorumlayıcı veya derleyiciyi çağırırdı. Eğer bir derleyici kullanılıyorsa, programcının çevrilmiş programı çalıştırmak için ayrıca bir komut vermesi gerekiyordu; yorumlayıcı kullanılması halinde ise bu işlem otomatik olarak yapılıyordu.

Bu eski sistemlerde yeni bir program yaratmak için izlenecek adımlar kabaca şöyleydi;
1) Porgramı yazmak üzere editörü çalıştırın
2) Editörden programı bir dosya olarak kaydedin ve çıkın
3) Çeviri programını çalıştırın ve belirtilen hataları not alın
4) Editörü programla birlikte yükleyin ve hataları giderecek düzeltmeleri yapın
5) Tüm hatalar giderilip çeviri işlemi başarili olana dek 3. ve 4. adimlari tekrarlayin
6) Çevrilmiş programi uygun bir şekilde çaliştirin

Bazı diller, özellikle BASIC, ilk uyarlamalarından beri programcıları sürekli editör - derleyici arasında gidip gelmekten kurtarmak amacı ile daha dostça bir geliştirme ortamı sağlamaya çalışmışlardır. Bu, genelikle işletim sistemi komutları, editör ve yorumlayıcının birlikte paket olarak sunulmasıyla sağlanmıştır.
Bazı üst düzey dil üreticileri, kullanıcılardan gelen hem daha kolay kullanılır, hem de editör ve derleyici arasında geçişi daha hızlı olan programlama dili isteklerine son zamanlarda cevap vermişlerdir. Bu tümleşik geliştirme ortamları giderek popüler olmaktadır ve mikrobilgisayar kullanıcıları bunları kolayca temin edebilirler. Bu tip sistemlerin tek sorunu editör ve derleyiciyi aynı anda bellekte yer tuttukları için yazılacak olan programın kaynak ve nesne kodlarına ayrılan alanın sınırlanmasıdır (kaynak kodu programın çevrilmeden önceki, nesne kodu ise derleyicinin ürettiği, çeviri işleminden çıkmış kütüktür. İyi programcılar, bindirmeli kütükler yardımıyla sistemin belli parçalarını bellek ile disk arasında aktararak bu bellek sınırlamasının üstesinden gelebilmektedirler.

 

0 yorum: